1 Eylül 2008 Pazartesi

pera

damarlarımda iğne için yer kalmamış.. bunu farkettim bugün.. enteresan.. kimyevi madde akışkanlığının insanda bıraktığı en beter etki sanırım çürümek.. olduğundan hızlı bir şekilde.. dün en sevdiğim arkadaşımın cüzdanından para çaldım mesela.. haysiyetsizlik diz boyu.. ama ne yapabilirdim kiöyle güzel uyuyordu işte karşımda.. günlerim sıkıntılı.. karaciğerimin olması gereken yerde kocaman bir morluk.. yeni çıkmadı sanırım 2 haftadır ağır ağır çürüyorum.. kendimden gizlemek için bu bilgiyi evimdeki aynaları kırdım.. keyifli bir hareketti kendimi bir anda binbir parçada görmk.. olması gerektiği gibi gösteriyor işte şimdi dedim.. ilk defa güldüm uzun süreden beri.. küçük nöbetler haricinde dayanamiyacağım zorluklar çıkmadı bu dönem.. sanırım 1 ayda 2 dişim düştü.. konuşurken dudaklarımı pek açmamaya özen gösteriyorum.. insanlar yani etrafımda kalanlar haddinden fazla evham göstermeyi bıraktılar.. sanırım gemiyi batmaktan kurtarmak yerine artık son sigaraları yakıp batışın seyrine varıyorlar.. güçsüzüm.. canımı biraz bu sıkıyor mesela.. bazen öyle oluyor ki kolumu kaldırasım gelmiyor.. zaten beceremiyorum da o anda.. bazen beş parasız eğlencesine istiklala çıkıyorum.. en azından iğnemi olduktan sonra.. dünya bambaşka renklerde oluyor.. güzelleri güzeli ne kadar kadın varsa sanki benimle yürüyor sokakları.. oysa pek yanlızım biliyorum.. aynaları kırdım ama.. yalınlığım artık gözükmüyor gözüme.. son çıktığımda sanırım 2 gün geçmiş sarıyerde karakolda geldim kendime.. ne zaman oraya geldim.. neler oldu hatırlayamıyorum.. komiser "baba"nın öğütleriyle çıktım yola.. ilk işim yine çöplüğe dönmek oldu.. beceremiyorum yörüngesine girdiğim bu ısıtılmış ve servise hazır hayatların ekseninde.. çekim gücü bir hayli fazla bir çemberin merkezine doğru gidiyorum.. biliyorum.. sonu olmayan yol.. ama en azından yürümenin keyfine varmak istiyorum sadece.. son "neşemi" yakın arkadaşımdan çaldığımla yaşadım.. gerçi alacağımı bilerek mi bırakmıştı oraya.. kim bilir.. ama bir daha onu görmeme kararı aldım.. damarlarım tuhaf mor renkleriyle aklımı karıştırmakta.. sanırım son gidişimde beni bayağı bi hırpalamış taksimin çocukları.. kaburgalarımdan biri ağrıyor.. acı sadece yoklukta dayanılmaz, geri kalan tüm acılar umrum değil.. son alışverişimi bu gün yaptım.. en azından 3 gün kadar rahatım.. ama kalanında ne olur bilemiyorum.. neyse sıkıldım.. daha sonra yeniden yazarım.. düşünüyorum da ben hep böyle lekelimiydim..

2 yorum:

Adsız dedi ki...

gerçek bir hayat hikayesinden alıntı değil tabiki de.. maksat yazmak olsun..

Rose Rise dedi ki...

hadi ordan keş :)