1 Eylül 2008 Pazartesi

DİRHEM

yeni bir ölüm denediğimiz
keyif ala ala kesiyoruz tüm damarlarımızı
uyku hapları fayda etmiyor kabuslara
şeytana uymamak elde değil
binlerce ihanet fısıldanırken kulağımıza
rahminden başlayan yolculuğun
artık son noktası bu ufuklar
yokluğa ihanet edilebilir mi ki?
yokluğuma ihanet nasıl da saçma..
binlerce bahane vardı başka kollar için
şimdi başka bir ölüm denediğimiz..
geçmişin.. bensizliğin..
bir sürü terli tükürüklü hikaye..
dinlemeye takatım var mı ki?
yada kabullenebilir mi kişi
bambaşka birinin bulmasını yıllardır kaybettiği teni..
gidebilecek misin..
bizi bağlayan bu yokluğa karşı koyup
yokluğuna gidebilecek misin..
yada kalabilir miyim sanıyorsun.
başka bir tenin kokusunu çekip içime
her şeyi yok sayıp bir hamlede
yanında kalabilir miyim..
ihanet kokuyor besbelli ruhun..
geçmişe karşı kocaman, kara bir leke..
yeni bir ölüm denediğimiz..
zaten ruhsuz kalmış bir et parçası beden..
şimdi onu da almak için gelişin
farkındayım, ellerin kanlı..
gücün yeterse kal..
yada git cesaretin varsa..
alıp yaşanmışlıklarını da git buralardan..
ama yine de..
binlerce kabusunun arasında..
beni unutma..
bir beni unutama..

Hiç yorum yok: